CABBAR Kuvvet,kudret sahibi-Becerikli
CAFER:Küçük akarsu
CAHİT Çaba gösteren, çalışkan
CAN: İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağladığınave ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan madde dışı varlık.
CANALP : Özünde yiğitlik, güç olan
CANBERK : Güçlü, sağlam
CANDAŞ : Dost, yoldaş
CANDEMİR : Özü demir gibi sağlam
CANDOĞAN : Cana doğan
CANEL : Dostluk eli
CANER: Çok içten, sevilen.
CANKUT: Neşe, mutluluk, talih, baht.
CANTEKİN : Tek, eşsiz can
CAVİT : Sonsuz, ebedi
CELAL : Büyüklük, yücelik - Öfke, kıgınlık
CELAYİR : Moğolların kollarından
CELİL : Büyük, yüce
CEM : Hükümdar - Toplanma,biraraya gelme
CEMAL : Güzel yüz - Yüz güzelliği
CEMİL : Güzel yakışıklı erkek - İyilikle anma
CEMRE : Ateş,kor-Suda,havada,toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık
CENAP : Şeref, onur
CENGİZ : Güçlü, gözüpek
CENGİZHAN : Moğol İmparatorluğunu kuran hükümdar
CENK : Savaş
CEVAHİR : Mücevher,değerli süs taşı
CEYHUN : Orta Asya'da bir akarsu - Cennet'in 4 nehrinden biri
CİHAN : Dünya
CİHANGİR : Dünyaya egemen olan
CİHAT : Din uğruna savaşan
COŞKUN : Heyecanlı, kabına sığmayan
CUMHUR : Halk, topluluk
CÜNEYT : Küçük asker
ÇAĞAN : Bayram, şenlik
ÇAĞATAY : Tay-Doğu Türklerine verilen ad
ÇAĞDAŞ : Çağın koşullarına uygun.
ÇAĞIN : Yıldırım, şimşek
ÇAĞKAN : Canlı, dinamik, çalışkan.
ÇAĞLAR : Şelale, çağlayan
ÇAĞMAN : Çağdaş insan
ÇAĞRI : Çakır gözlü
ÇAKAR : Parlayan, ışık veren
ÇAKIN : Şimşek, parıltı
ÇAKIR : Mavi renkli, gri benekli gözü olan
ÇELİK : Su verilip sertleştirilmiş demir - Çok güçlü
ÇELİKER : Çelik gibi güçlü
ÇETİN : Sert-Çözümü zor, sarp-İnatçı,azimli
ÇEVİK : Çabuk davranan, hareketli
ÇIĞIR : Çığın açtığı iz, yol - Yenilikçilik
ÇINAR : Uzun ömürlü,uzun boylu, kalın gövdeli bir ağaç türü
DALAN : Biçim - İnce, zarif
DALAY : Deniz.
DARCAN : Sıkıntılı, aceleci
DEMİR : Kolay işlenen dayanıklı bir maden
DEMİRALP : Demir gibi güçlü, yiğit
DEMİRCAN : Özü demir gibi sağlam
DEMİREL : Demir gibi güçlü eli olan
DEMİRHAN : Demir gibi güçlü hükümdar
DEMİRKAN : Güçlü soydan gelen
DENİZ : Deniz, su kütlesi, derya
DENKTAŞ : Akran, aynı yaşta
DERVİŞ : Tarikata girmiş - Hoşgörülü,alçakgönüllü
DERYA : Deniz - Engin bilgili - Çok
DEVRAN : Felek, kader
DEVRİM : Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket
DİLMEN : Güzel konuşan
DİNÇ : Güçlü, sağlıklı
DİNÇER : Güçlü, sağlıklı
DOĞA : Tabiat
DOĞAN : Yırtıcı bir kuş
DOĞU : Güneşin doğduğu yön
Doğuhan : Doğunun hükümdarı
DOĞUKAN : Doğulu, doğu soyundan
DOĞUŞ : Yaradılış
DORUK : En yüksek yer, zirve - Üstün başarı
DORUKHAN : Zirvenin hükümdarı
DURAN : Varlığını sürdüren-Dağyolu-Dingin,sakin
DURUKAN : Kanı saf, berrak.
DÜNDAR : Artçı asker, birliği koruyan asker
ECEVİT : Çevik,çalışkan,açık fikirli- Yaramaz,sinirli
EDİZ : Yüksek yer - Ulu,yüce
EFE : Batı Anadolu'da köy yiğidi, zeybek.
EFGAN : Ağlayıp inleme - feryat
EGE : Bir çocuğu koruyan,ona bakan - Büyük ulu
EGEHAN : Engin denizlerin hükümdarı.
EGEMEN : Hakim , hüküm süren
ENES : Secereli Arap atı.
ENİS : Dost, arkadaş.
EMİR : Bir kavmin başı -Peygamber soyundan - Kumandan
EMİRHAN : Emirlerin başı, hükümdarı
EMRAH : Bir halk ozanımız
EMRE : Aşık, vurgun
ENDER : Çok az, nadir bulunan
ERTUĞ : Yiğit başlığı.
ENER : En yiğit, en kahraman
ENGİN : Uçsuz bucaksız - Yüksekte olmayan yer
ENGİNSU : Açık deniz
ENVER : En nurlu, en parlak
ERALP : Yiğit
ERAY : İlk ay
ERBATUR : Cesur, yiğit
ERBERK : Şimşek gibi yiğit
ERCAN : Canlı, sağlıklı
ERCÜMENT : İtibarlı, haysiyetli, değerli
ERDAL : Tek erkek
ERDEM : Namus, fazilet - Hüner - Ruhsal yetkinlik
ERDEN : El değmemiş
ERDİNÇ : Duru, güçlü erkek
EREN : Yetişmiş - Cesur,yiğit - Ermiş kişi
ERDOĞAN : Yiğit doğmuş
ERGİN : Olmuş, yetişmiş - Reşit
ERGUN : Oynak, hızlı giden at
ERGÜN : Yumuşak huylu, uysal
ERHAN : Adaletli hükümdar
|
FADIL : Fazietli, ahlaklı - Fazıl
FAHİR : İftihar edilecek, övülecek
FAHRETTİN : Diniyle övünen
FAHRİ : Şeref ve itibar için yapılan iş
FAİK : Üstün, yüksek
FALİH : Başarı kazanan, isteğine ulaşan
FARUK : Haklıyı haksızı ayırabilen - Keskin
FATİH : Fetheden - Hüküm veren
FAZIL : Faziletli, ahlaklı
FEHİM : Anlayışlı, zeki
FERDİ : Kişiye özgü
FERHAT : Güçlükleri yenip bir yeri ele geçiren
FERHAN : Sevinç, mutlu
FERİD : Eşsiz, tek, benzeri olmayan
FERİDUN : Eşsiz, tek
FERİT : Avcı kuş
FERKAN : Güçlü, saygın soydan gelen
FERRUH : Uğurlu - Kutsal
FETHİ : Fetih ile ilgili
FEVZİ : kurtuluşla,zaferle ilgili - galip üstün gelen
FEYYAZ : Faydalı, verimli, bereketli
FIRAT : Tatlı su - Türkiye'nin en uzun akarsuyu
FİKRET : Düşünce - Akıl, anlayış
FUAT : Kalp, gönül
FURKAN : Doğruyu yanlıştan ayırma
GALİP : Üstün gelen, kazanan
GANİ : Zengin, varlıklı - Bol
GAZANFER : Aslan - Yiğit, yürekli
GEDİZ : Su birikintisi, gölcük - Ege'de bir akarsu
GENCAL : Genç, taze
GENCALP : Genç yiğit, kahraman
GENCAY : Ayın bir haftalık hali, hilal
GENCER : Genç yiğit
GİRAY : Uygun, laik.
GİRGİN : Kolay yakınlık kuran
GÖKALP : Mavi gözlü yiğit - Göklerin yiğidi
GÖKAY : Mavi ay
GÖKBERK : Mavi gözlü, sert kişi
GÖKCAN : Mavi gözlü dost, candan kişi
GÖKÇE : Güzel, gösterişli - Yiğit, cesur - Mavi gözlü
GÖKÇEN : Güzel, hoş
GÖKHAN : Eski Türklerde gök tanrısı - Göklerin hakimi
GÖKMEN : Sarışın, mavi gözlü
GÖKSEL : Gökle ilgili
GÖKTAN : Mavi şafak
GÖKTUĞ : Mavi tuğ.
GÜÇHAN : Çetin, güçlü han
GÜÇLÜ : Kuvvetli, gücü yerinde - Önemli, etkili - Şiddetli
GÜLTEKİN : Genç, nazik delikanlı
GÜNALP : Güneş gibi yiğit
GÖRKAY: Güzel ay.
GÜNEY : Dört yönden biri - Her zaman güneşli yer
GÜNKUT : Günün uğuru
GÜNTAN : Güneşin doğuşundan az önceki zaman
GÜNTEKİN : Güneş gibi tek
GÜRAL : Hakkını bol bol, çok al
GÜRALP : Güçlü yiğit
GÜRAY: Çok ışıklı, aydınlık.
GÜRCAN : Güçlü, coşkulu can
GÜRKAN : Gürbüz, kanı bol
GÜROL : Hayat boyu herşeyin bol olsun
GÜRTAN : Işıklı, geniş tan yeri
GÜVEN : Kuşku duymadan bağlanma, inanma - Cesaret
GÜVENÇ : Güven - Sevinçli - Dayanak, yardım
GÜZEY : Güneş görmeyen yer, kuzey
HAFIZ : Koruyan, saklayan - Kur'an ı ezberlemiş kişi
HAKAN : Eski Türk ve Moğol hükümdarı
HALDUN : Sonsuz, ebedi olan
HALİT : Sonsuz, sürekli - Bir yıldan çok yaşayan
HALİL : Yakın dost
HALİM : Sessiz, sakin - Yumuşak huylu, yavaş
HALİS : Katıksız - Saf, temiz, hilesiz - Yalnız
HALUK : İyi huylu, geçimli
HAMDİ : Allah'ı övmek, şükretmek
HAMİ : Himaye eden, koruyan
HAMİT : Övgüye değer
HARUN : İnat eden, huysuz
HASAN : Güzellik, iyilik
HASRET : Özlem
HAZAR : Barış, güven
HAZIM : Akıllı, işbilir
HEPER : Her zaman yiğit.
HINCAL : Öc al
HİDAYET : Doğru yola girme - Müslüman olma
HİKMET : Bilgelik - Özlü söz, vecize
HİRAM : Yürüme, gezinme
HULKİ : Yaradılışla ilgili - İyi huylu, ahlaklı
HULUSİ : Saf, içi temiz - Samimi, içten
HURŞİT : Güneş
HÜRAY : Ay gibi özgür
HÜREL : Özgür ülke.
HÜRCAN : Özgür
HÜRKAL : Özgür kal.
HÜRKAN : Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.
HÜROL : Özgür ol.
HÜSEYİN : Küçük sevgili
HÜSNÜ : Çok güzel
ILDIR : 1.Parıltı. 2.Alaca karanlık.
ILDIZ : Yıldız - Gündönümünden 10 gün öncesi
ILGAR : Çabuk, hızlı - Hücüm, akın - Havanın açık olması - Öfke
ILGAZ : 1.Dizginleri koyuverilmiş atın dört nala koşması.2.Atla ansızın yapılan doludizgin saldırı.
IRA : Öz yapı, karakter, kişilik.
IŞIKHAN : Işıklı han
IŞINER : Işık saçan yiğit.
Erkek Bebek İsimleri : Harf İ
İBRAHİM : İnananların babası - Peygamber
İDRİS : Hoş kokulu bir kiraz türü - Bilimde ileri düzeyde olan - Peygamber
İHSAN : İyilik - Bağış, bağışlama
İLAYDIN : Aydınlık, mutlu, demokratik ülke.
İLBAY : Bir yerin saygın kişisi sözü geçen.
İLBEY : Vali
İLCAN : Yurttaş, vatandaş.
İLGİN : Gurbette yaşayan, garip.
İLGÜ : Engel.
İLHAMİ : İçe doğanlarla, esinle ilgili
İLHAN : Hükümdar, İmparator, Yönetici
İLKAN : Bir Türk hükümdarı.
İLKAY : Yeni ay, ayın ilk hali
İLKCAN : İlk doğan erkek çocuklara verilen ad
İLKE : Temel düşünce, prensip - Temel bilgi - Davranış kuralı
İLKER : İlk doğan erkek çocuk
İLKUT : Kutlu, mutlu ülke.
İLTEKİN : Tek eşsiz ülke
İLTER : Yurdunu seven, koruyan
İNAL : Kendisine inanılan
İNAN : Dizgin - Yönetme - İman
İNANÇ : Bir düşünceye bağlılık - İman - Doğru, emin
İRFAN : Bilme, anlama - Sezme, kavrama gücü
İSHAK : Bilgin olarak tanınan bir peygamer
İSLAM : İslam diniden olan, müslüman
İSKENDER : Bir Makedon kumandanı
İSMAİL : İbrahim peygamberin oğlu
İSMET : Masumluk, temizlik - Haramdan çekinme
İŞÇAN : Çalışkan
İZZET : Değer, kıymet - Kuvvet, kudret - Hürmet, saygı
JARİN : Yakınmak, haykırmak.
JENİN : Vurmak, titreşmek.
JERFİ : Derinlik
JİYAN : Kızgın, hışımlı
KAAN : 1.Hükümdar.2.Çin ve Moğol hükümdarlarına verilen ad.
KADEM : Uğur - Ayak adımı - Yarım arşın
KADİR : Kuvvetli, güç sahibi - Değer, onur, şeref
KADRİ : Değer, kıymetle ilgili
KAĞAN : Kaan, hükümdar
KAHRAMAN : Yiğit, cesur - Bir olayın baş kişisi
KAMER : Ay - Sadık hizmetli
KAMURAN : Arzusuna erişmiş
KANDEMİR : Güçlü soydan gelen
KANER : Yiğit soydan gelen.
KARABEY : Esmer, rengi karaya çalan Bey
KARACAN : Esmer - Küçük ağaçcık
KARAHAN : 1.Tarihte bazı hanlara verilen ad.2. Anadolu'da bir devlet.
KARATAY : Anadolu Selçuklu devlet adamı.
KARAN : Kahraman, yürekli - Karanlık
KARANALP : Esmer, karayağız, yiğit
KARTAL : Çok güçlü, iri yırtıcı kuş
KARTAY : Yaşlı, pir
KAYA : Büyük, sert taş kütlesi
KAYAHAN : Güçlü, sert hükümdar
KAYHAN : Güçlü hükümdar
KEMAL : Olgunluk - En yüksek değer - Erdem
KENAN : Hz.Yakup'un ülkesi. Cennet, Filistin
KEREM : Soyluluk - Cömertlik, bağış
KEREMŞAH : Asil, soylu şah, hükümdar
KERİM : Cömert - Ulu, büyük
KILIÇ : Sivri uçlu,keskin, çelikten silah
KILIÇALP : Kılıç gibi keskin, yiğit
KILIÇHAN : Kılıç gibi keskin, güçlü yiğit
KIRCA : Dolu - Ufak taneli kar - Borayla gelen yağmur
KIRDAR : Ölçülü davranış
KIRHAN : Kırçıl han
KIVANÇ : Övünç, iftihar
KORAL : Sınır muhafızı
KORALP : Yiğit sınır muhafızı
KOLÇAK : Yiğit, mert, koçak
KORAY : Kor renkli ay.
KORCAN : Ateşli, canlı
KORÇAK : Heykel
KOREL : Kor gibi etkili, yakıcı kişi
KORHAN : Kor gibi kızgın hükümdar.
KORKUT : Büyük dolu tanesi - Hayali yaratık
KORTAN : Kor renkli tanyeri - Yalçın kaya - Pelikan
KÖKER : Köklü soydan gelen
KÖKSAL : Kökünü derinlemesine sal, soyun genişlesin
KUBAT : Kaba, şişman
KUBİLAY : Ünlü Moğol hükümdarı
KUDRET : Güç, kuvvet - Allah'ın gücü - Zenginlik - Yetenek
KUNTAY : Ay gibi sağlam, güçlü
KUNTER : Sağlam, kuvvetli
KUTAY : Uğurlu ay.
KURTBEY : Kurt gibi atılgan, güçlü
KUTAN : Dua, yalvarma - Saka kuşu
KUTAY : Uğurlu ay
KUTBAY : Uğurlu kişi
KUTER : Kutlu uğurlu kişi.
KUTHAN : Kutlu hükümdar
KUTLAY : Kutlu, uğurlu ay
KUTLU : Uğurlu, kutsal
KÜRŞAT : Göktürk prensi
LAÇİN : Bir cins şahin - Sarp, yalçın
LAMİ : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
LATİF : Allah'ın kulu
LEMA : Herşeye gücü yeten
LEMİ : Becerikli,atılgan
LEVENT : Dünya,varlık
LOKMAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
LÜTFİ : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
MACİT : Şan, şeref sahibi - İyi ahlaklı
MAHİR : Becerikli, hünerli
MAHMUT : Övülmeye değer, hamdolunmuş
MANÇO : Manda yavrusu
MANSUR : Yardım edilmiş - Allah'ın yardımıyla galip gelmiş
MAZHAR : Bir şeyin göründüğü, çıktığı yer - Onurlanma
MECİT : Çok ulu, yüce
MECNUN : Cin çarpmış - Delice seven
MEHMET : Muhammed isminin Türkçe'de söylenişi
MELİH : Güzel, şirin, sevimli.
MEMDUH : Övülmüş
MENDERES : Bir akarsu yatağının az eğimli ovalarda çizdiği kıvrım
MENGÜ : Ölümsüz, ebedi
MENSUR : Saçılmış, dağılmış - Ölçüsüz, uyaksız söz
MERİÇ : Balkan yarımadasında bir akarsu
MERİH : Bir gezegen
MERT : 1.Yiğit. 2.Sözünün eri, güvenilir kimse.
MESUT : Mutlu, bahtiyar
METE : Büyük Hun imparatoru.
METİN : Metanetli, sağlam - Özü, sözü doğru
MİTHAT : Övme
MİRKELAM : Güzel, nazik konuşan
MİRZA : Hükümdar soyundan gelen
MUHAMMED : Yüce Peygamberimizin ismi - Tekrar tekrar övülmüş - Güzel huylu
MURAT : 1.İstek. 2.Amaç.
MURATHAN : Arzulu hükümdar
MÜJDAT : Müjdeler, sevinçli haberler
MÜŞFİK : Şefkatli, merhametli
NADİ : Haykıran, seslenen - Toplantı
NADİR : Az bulunur
NAFİ : Yararlı - Şifa, hayırlı
NAFİZ : Becerikli,atılganDelen, içeri işleyen - Etkili, sözü geçen
NAHİT : Venüs gezegeni, zühre - Ergen
NAİL : Muradına ermiş
NASUH : Öğüt veren - Temiz
NASUHİ : Bozulmaz biçimde tövbe eden
NAŞİT : Şiir yazan, okuyan
NAZIM : Düzenleyen - Manzume yazan
NAZİF : Temiz - Zarif
NECAT : Kurtulma
NECDET : Kahramanlık, yiğitlik
NEDİM : Tatlı , güzel konuşan
NEDRET : Az bulunan, seyrek
NEHAR : Gündüz
NEJAT : Soy, nesil - Doğa, yaradılış
NESİM : Yumuşak rüzgar - İyi, yumuşak huylu
NEŞAT : Sevinç, neşe
NEŞET : Meydana gelme, yetişme
NEYZEN : Ney çalan
NİDA : Bağırma,sesle çağırma, haykırma.
NİHAT : Huy, yaradılış
NOYAN : Baş komutan, bey.
NUH : Üçüncü peygamber
NURKAN : Aydınlık, temiz soydan gelen
NÜZHET : Neşe - Ferahlık, sevinç
OGÜN : Belirli bir günde doğan
OĞAN : Güçlü, kuvvetli
OĞUL : Erkek evlat - Kovandan çıkan arı topluluğu
OĞULCAN : Can dost.
OĞUR : Uğur - Samimi, içten
OĞUZ : Saf, iyi yaradılışlı - Sağlam, güçlü
OĞUZHAN : Yiğit han - Oğuzların efsane kahramanı
OKAN : Anlama, öğrenme - Oğuz
OKAY : Beğeni, ok gibi delici, ay gibi aydınlık.
OKBAY : Ok gibi delici, saygın ve zengin kimse.
OKCAN : Hareketli, canı tez
OKER : Hızlı, hareketli
OKTAR : Ok atan, okçu
OKTAY : Öfkeli, sinirli
OLCAY : Şanslı, talihli
OLGUN : Bilgili, görgülü, iyi yetişmiş
OMAÇ : Hedef, amaç
OMAY : Seçkin, seçilmiş
ONAT : İyi, güzel - Doğru ve dürüst nitelikli
ONAY : Uygun bulma
ONGAR : Kurtuluş
ONGUN : Tam - Verimli, bayındır - Kutlu, uğurlu - Gelişmiş, gürbüz
ONUR : Kişinin kendin saygısı, özsaygı
ONURAL : Şan, şeref kazan
ONURALP : Onuruyla tanınmış yiğit
ONURHAN : Onurlu hükümdar
ORÇUN : Ardıl, halef, oğul.
ORHAN : Şehrin hakimi
ORHUN : Orta Asya Türklerinde eski yazı türü.
ORKAN : Hükümdar soyundan gelen.
ORKUN : Çoban beyi.
ORKUT : Kutsal şehir.
ORTAÇ : Tepe - Mirasçı - Veliaht
ORTUN : Ortanca kardeş
OSMAN : Bir tür kuş - Osmanlı'nın kurucusu
ORTUNÇ : Ateş renginde tunç
OYTUN : Beğenilen güzel yer, kutsal.
OZAN : 1.Halk şairi. 2.Şiir yazan kimse şair.
OZGAN : Öne geçen, kazanan
OZAN : 1.Halk şairi. 2.Şiir yazan kimse şair.
ÖCAL : Öcünü, intikamını al
ÖDÜL : Bir başarı ya da iyilik karşılığında verilen armağan
ÖĞDAY : Çok akıllı
ÖĞÜN : Yücel, gurur duy - Zaman, vakit - Kez, defa Önde, ileride
ÖĞÜNÇ : Övünülecek şey
ÖĞÜT : Nasihat
ÖKER : Akıllı
ÖKMEN : Akıllı, zeki
ÖKTEM : Güçlü, onurlu
ÖKTEN : Akıllı, bilgili
ÖMER : Yaşayış, hayat - İkinci Halife
ÖMÜR : Yaşayış, hayat
ÖNAL : Her işte lider olan.
ÖNAY : Ayın ilk günlerindeki durumu, hilal
ÖNDER : Bir topluluğa başkanlık eden - Önde giden, yol gösteren
ÖNEL : Bir şeyin tamamlanması için verilen süre, vade
ÖNER : Başta gelen - Yön - Sıra
ÖRSAN : Örs gibi sağlam adı olan
ÖRSEL : Örs gibi sağlam el
ÖVÜL : Kendini beğendir, övgü kazan
ÖYMEN : Evcimen, evine bağlı
ÖZAL : Özü kırmızı
ÖZALP : Özünde yiğit olan
ÖZAY : Özü ay gibi parıltılı olan.
ÖZCAN : Candan, samimi
ÖZDEMİR : Özü demir gibi sağlam olan
ÖZDEN : Soyca temiz - Özvarlıkla ilgili - Suların geçtiği yer
ÖZEN : Bir işin iyi olması için gösterilen çaba - En içeride olan - Dere, ırmak
ÖZER: Yiğit, doğru kişi
ÖZGÜN : Benzerlerinden ayrı - Kendine özgü.
ÖZGÜR : Hür - Bağımsız
ÖZHAN : Hükümdar soyundan gelen
ÖZKAN : Özü, kanı temiz
ÖZMEN : Özü iyi, sağlam olan
ÖZTAN : Tan yeri gibi aydınlık. PAKEL : Sezgi, anlayış, dikkat
PAKER : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
PAKSOY : Allah'ın kulu
PAMİR : Herşeye gücü yeten
PARS : Becerikli,atılgan
PAYDAŞ : Dünya,varlık
PAYİDAR : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
PEKAY : Çok aydınlık, ay gibi ışıklı.
PEKCAN : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
PEKEL : Sağlam, güçlü el.
PEKER : Güçlü yiğit, çok sağlam.
PEKİN : Doğruluğu kesinlikle bilinen.
PERKER : Güçlü ve yiğit kişi.
PERTEV : Dürüst,güvenilir
PEYAM : Mutlu,sevinçli gün
PEYKAN : Beyaz taç,gelin tacı
PEYMAN : Aydınlık gece
POLAT : Din uğruna çalışan
POYRAZ : Yüce,ulu
POZAN : Candan,cana yakın
RAFET : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
RAUF : Dünya,varlık
RAMAZAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
RAMİM : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
RAMİM : Çok övülmüş,methedilmiş
RABSİN : Beyaz ay,dolunay
RAUF : Mutlu,sevinçli gün
RECEP : Beyaz taç,gelin tacı
REFİK : Din uğruna çalışan
REHA : Candan,cana yakın
REKİN : Gururlu, ağırbaşlı.
RENAN : Kızıl kan
RIDVAN : Aslan gibi cesur,savaşçı beyi
RIZA : Yiğit,hükümdar
RUHİ : Tek yiğit,prens
RÜÇHAN : Orta Asya'da Tanrı dağı,bir Türk boyu
RÜSTEM : Kızıl,al renkli Tuğ
RÜŞTÜ : Armağan,hediye
SABRİ : Sabırla ilgili
SACİT : Secde eden
SADRİ : Göğüsle ilgili
SAİT : Mübarek, kutlu - Sevap kazanmış
SAİM : Oruçlu
SAKIP : Delen, delik açan - Çok parlak
SALİH : Elverişli, yararlı - Dinin emirlerine uyan
SALİM : Sağlam - Kusursuz, eksiksiz
SAMET : Çok yüksek, çok ulu - Hiç kimseye ihtiyacı olmayan
SAMİ : Dinleyen, duyan - Yüksek, yüce
SAMİH : Cömert, eli açık
SAMİM : Bir şeyin merkezi, içi
SANBERK : Gücüyle tanınmış.
SANCAR : Kısa kama - Saplar, batırır
SANER : Ünlü tanınmış.
SARGIN : Candan, içten
SARP : Çetin, sert
SARPER : Zoru başaran kişi.
SAVAŞ : Uğraşma,mücadele,kavga - Silahlı mücadele, harp
SEÇKİN : Niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, elit.
SEDAT : Doğru, haklı
SELCAN : Coşkun, taşkın
SELÇUK : Güzel konuşan - Türk hükümdarı
SELİM : Sağlam, doğru, kusursuz - Temiz, içten
SEMİH : Cömert, eli açık
SEMİN : Çok değerli.
SERCAN : Sevgili, sevilen
SERDAR : Başkumandan, başbuğ
SERGEN : Raf, vitrin - Tepelerdeki düzlük - Yorgun
SERHAN : Kurt, canavar - Şarkıcıların başı
SERHAT : Sınır - İki devlet arasındaki sınır
SERKAN : Soylu kan, başkan
SERKUT : Mutlu, talihli
SERMET : Ebediyet, sonsuzluk
SERTAÇ : Çok sevilen, sayılan
SERTUĞ : Baş tacı edilen.
SERVER : Başkan, reis
SEZAİ : Uygun, yaraşan
SEZER : Duyar, hisseder
SEZGİN : Sezme yeteneği olan, duygulu, anlayışlı
SITKI : İç temizliğiyle, doğrulukla ilgili
SİMAVİ : Yüzle, çehreyle ilgili
SİNAN : Mızrak, süngü gibi silahların sivri ucu
SÖMER : Katışıksız güçlü
SONER : Son doğan yiğit
SONGUR : Şahin - Ağır, hantal
SOYSAL : Uygar
SÖKMEN : Yiğitlere veilen san
SUAVİ : Değişmeyen - Kanıtlanmış
SUNAR: Sunan, takdim eden
SÜHEYL : Kutlu, uğurlu
SÜLEYMAN : Saflık, temizlik
SÜMER : Mübarek, kutlu - Sevap kazanmış
ŞAHAN : Padişahlar, hükümdarlar, tahtlar.
ŞAYAN : Yakışır, yaraşır. Uygun
ŞAFAK : Güneş doğmadan önce ufukta beliren aydınlık
ŞAHİN : Büyük, yırtıcı kuş
ŞANSAL : Niteliklerinle ünlen, tanın
ŞANVER : İyi niteliklerin bilinsin, duyulsun
ŞEHZADE : Hükümdar oğlu
ŞENEL : Neşelen, mutlu ol
ŞENER : Mutlu, neşeli
ŞENOL : Her zaman neşeli, mutlu ol
ŞENSOY : Neşeli, mutlu soydan gelen
ŞEREF : İyi ahlak ve fazilet sonucu oluşan manevi yücelik - İyi ün
ŞERİF : Şerefli, kutsal - Soylu, temiz
ŞEVKET : Büyüklük, heybet
ŞÜKRÜ : Şükürle, minnettarlıkla ilgili
TAHA : Kuran'da bir sure adı.
TALAY : Gereğinden çok.
TALİP : Arayan, isteyen - Alıcı müşteri
TAMAY : Dolunay
TAMER : Nitelikli, sayılan kişi
TAN : Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, şafak zamanı
TANAY : Şafaktaki ay.
TANBERK : Şafak çizgisi - Parlayan şimşek
TANER : Şafak gibi aydınlık yiğit
TANJU : Çinlilerin Türk hükümdarlarına verdiği ad
TANKUT : Kutlu, uğurlu sabah
TANSEL : Şafak seli, ışık seli
TARCAN : Ayrıcalıklı dost.
TARHAN : Oğuzlarda demirci ustası - Tüccarlar - Han ve komutan ünvanı
TARIK : Sabah yıldızı, Zühre, Venüs
TARKAN : İslam'dan önce Türklerin kullandığı vekil, vezir gibi san
TAŞKIN : Coşmuş, taşmış halde bulunan - Akarsuların taşması
TAYFUN : Okyanuslarda görülen fırtına
TAYFUR : Küçük bir kuş türü
TAYGÜN : Çocuk, torun
TAYKUT : Kutlu, uğurlu çocuk.
TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.
TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.
TEKAY : Eşi benzeri görülmemiş
TEKCAN : Değerli, eşsiz
TEKİN : Tek, eşsiz - Uyanık, tetikte
TERCAN : Genç, delikanlı - Kırmızı buğday
TEOMAN : Hun İmparatoru Mete'nin babası
TEVFİK : Uygun düşme, uyma - Başarma - Allah'ın yardımına ulaşma
TEZCAN : Telaşlı, heyecanlı
TİMUÇİN : Moğol İmparatoru Cengiz - Katı, sağlam demir
TİMUR : Demir - Türk-Moğol İmparatoru
TOLAY : 1.Cemaat. 2.Topluluk.
TOLGA : Savaşçıların giydikleri demir başlık
TOPRAK : Yer kabuğunun yüzey bölümü
TOYGAR : Tarlakuşu, turgay
TUFAN : Nuh Peygamber zamanındaki güçlü yağmur
TUGAY : İki alaydan oluşan askeri birlik
TUĞRUL : Ak doğan - Selçuklu'nun kurucusu
TUNA : Çok bol - Yavru - Görkemli, gösterişli - Bir akarsu
TUNCAY : Tunç renkli ay
TUNCER : Tunç gibi kuvvetli
TUNÇ : Bakır, çinko, kalay karışımı
TURAN : Türklerin en eski yurtlarına verilen ad
TURGAY : Boz renkli, tarlalarda bulunan bir tür serçe
TURGUT : Oturulacak yer, konut
TURHAN : Soylu, seçkin
TÜRKER : Yiğit Türk
UÇAR : Sezgi, anlayış, dikkat
UFUK : Herşeye gücü yeten
UĞUR : Becerikli,atılgan
UĞURALP : Dünya,varlık
UĞURCAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
ULAÇ : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
ULAŞ : Çok övülmüş,methedilmiş
ULUÇ : Beyaz ay,dolunay
ULUĞ : Yüce ve saygın kişi.
UMUR : 1.Aldırış etme. 2.Tecrübesi çok olan, deneyimli.
UMUT : Beyaz taç,gelin tacı
URAL : Aydınlık gece
UTKAN : Din uğruna çalışan
UTKU : Yüce,ulu
UYGUR : Şanı şerefi en yüksek olan
UZAY : Kızıl kan
Erkek Bebek İsimleri : Harf Ü
ÜLKER : Boğa burcunda yedi yıldızdan biri
ÜLGEN : Yüce, ulu - İyilik tanrısı
ÜMİTCAN : Umutlu, hayırlı dost.
ÜMİT : Umut
Ünal : Adın duyulsun, tanın
ÜNALP : Tanınmış, ünlü yiğit
ÜNKAN : Tanınmış soydan gelen
ÜNER : Tanınmış, ünlü
ÜNAY : Ay gibi güzel ve şöhretli.
VAHA : Çöl ortasında sulak ve yeşil yer.
VAROL : Sağlıklı, uzun yaşa
VASFİ : Nitelikle ilgili
VEDAT : Sevgi, dostluk
VEFA : Sözünde durma, dostluğunu sürdürme
VELİT : Yeni doğmuş çocuk
VOLKAN : Yanardağ
VURAL : Vurarak al
Erkek Bebek İsimleri : Harf Y
YAĞIZ : 1.Esmer 2.Doru. 3.Yiğit.
YAĞIN : Yağmur - Yiğit
YAHYA : Zekeriya'nın oğlu olan peygamber - Allah lütufkardır anlamında
YAKUT : Parlak kırmızı, değerli taş
YAKUP : Erkek keklik - Takip eden, izleyen
YALÇIN : Sarp - Düz, kaygan - Parlak
YALMAN : Kılıç, kama gibi şeylerin ucu - Sarp, dik
YAMAN : 1.Gücü ve becerisi alışılmışın üzerinde olan.2.Korkulan.
YASİN : Kur'an'ın 36.Suresi
YAŞAR : Doğan çocuğun uzun ömürlü olması dileğiyle konan bir ad
YAVUZ : İyi, güzel - Mert, cesur
YEKTA : Tek, eşsiz
YENER : Üstün gelen, kazanan
YILDIRAY : Parlak, ışık veren ay
YILDIRIM : Buluttan yere elektrik boşalması
YILMAZ : Bıkmayan, azimli
YİĞİT : Güçlü, yürekli, kahraman, alp.
YUSUF : Yakup Peygamberin oğlu
YÜCEL : Yüksel, yüce hale gel
ZAFER : Amaca ulaşma, başarı - Düşmanı yenme
ZAHİT : Parlak yıldız
ZAHİR : Zekeriya'nın oğlu olan peygamber - Allah lütufkardır anlamında
ZEKAİ : Zeka ile ilgili
ZEKERİYA : Erkek - Bir peygamber
ZEKİ : Çabuk anlayan, kavrayan
ZEYNEL : Zenelabidin'in kısaltılmışı
ZİHNİ : Akılla ilgili
ZİYA : Aydınlık, nur
|